Ateşin Düştüğü Yerden Sesler, Yüzler, Öyküler

[melleseferi]

Bilim İlaç ve Şizofreni Dernekleri Federasyonu, 'Gerçekler Maskelenmesin' projesi kapsamında, 'Ateşin Düştüğü Yerden Sesler, Yüzler, Öyküler' adında bir yarışma düzenliyor. Sadece şizofreni hastalarının katılabildiği yarışmanın amacı bu kişilerin hayata katılımına destek vermek.

Startı 2009’da verilen yarışmada ilk 10’a girenlerin öyküleri Doğan Kitap tarafından Hayat Bana Yüreğini Açıyor ismiyle kitaplaştırıldı. Yarışmanın ikinci yılında yani 2010’da ilk 10’a giren öyküleri ise Hepimiz Deliyiz adıyla yine Doğan Kitap tarafından basıldı. Ateşin Düştüğü Yerden Sesler, Yüzler, Öyküler adlı yarışmanın üçüncüsüne son katılım tarihi 28 Şubat 2011.

'Ateşin Düştüğü Yerden Sesler, Yüzler, Öyküler' adlı yarışmanın birincisi Süveyda Ölüdeniz ve ikincilik ödülü alan Yasemin Şenyurt, soruları yanıtladı.

Süveyda Ölüdeniz

Ateşin Düştüğü Yerden Sesler, Yüzler, Öyküler Yarışması 2010 yılı 1’incisi

Süveyda Ölüdeniz, mahlasıyla yazıyor. 35 yaşında, ergenliğinden bu yana şizofreni hastası. Üniversitede, hukuk, Türkçe ve zihinsel engelliler öğretmenliği okumuş ama bitirmeden ayrılmış. Şu anda Çanakkale’de devlet memuru.

Neden yazıyorsunuz?

Birçok nedeni var. En büyük hayalim yazar olmak. Bazen kilidi çözen; aşk, öfke, ya da bir espri oldu, ben de yazdım. Delirmemek ama deli kalmak için yazıyorum. Dünyayı yan yana getirdiğim kelimelerle havaya uçurmak istiyorum. Kendimi tutsaklıktan kurtarmak için yazarken başkasına dönüşüyorum ve hayatı kelimelerle becermeyi seviyorum. Mutsuzluğuma soyluluk katmak için yazıyorum. Ölüme kelimelerle sarkıntılık etmeyi seviyorum, sevgili bulmak için yazıyorum. Yazmak, aklımın hapishanesinden delirerek kaçmamı sağlıyor. Cinayet işlememek için kelimelerle cinayet işliyorum. Düşmanıma benzemeden intikam almanın yolu yazmak. Hiç kimseden emir almamak için yazıyorum.

Neden gerçek adınızla yazmıyorsunuz?

Süveyda ismini çok seviyorum. Kızılderililer gibi adımı kendim vermek istedim.

Şizofren olarak hayatı sürdürmek zor mu?

Bir kere şizofren çok mitolojik ve o..pu bir kelime. Çünkü içi doldurulabilen bir kavram değil. Benim durumuma gelince, yarışmadan sonra belirli bir rahatlama oldu hayatımda. Çünkü takdir edildim.

Özel hayatınızda birisi var mı?

Uzun zamandır yalnızım. Beni içime gömen, kalbimi bir mezarlık gibi kullanmama neden olan kişilerle hesaplaşıyorum ama sevgili de arıyorum. Yarışmadan sonra beni merak eden bir iki kadın çıktı. Birisiyle yazışmaya başladım ama arkadaşlık boyutunda kaldı. Ama hayatıma aşkın girmesini ve o kabuğu kırmayı istiyorum.

Şizofreniyle yaşamayı öğrendikten sonra zorluğu kalmadı

Yasemin Şenyurt

Ateşin Düştüğü Yerden Sesler, Yüzler, Öyküler Yarışması 2010 yılı 2’ncisi

30 yaşında, Ankara Üniversitesi’nde felsefe doktorası yapıyor. Şizofreni teşhisi ergenlik döneminde konulmuş. Halen tedavi görüyor.

Yarışmaya katılmaya nasıl karar verdiniz?

Aslında çocukluktan beri yazıyorum. Federasyonun yarışma düzenlediğini duymuştum ama ilkine katılmaya cesaret edemedim.

Yazmanın faydasını görüyor musunuz?

Yazılarım sayesinde bazı atakları aşabildim. Yazarak sorunlarımı teker teker sorguladım.

Çevreniz hastalığınızı nasıl karşıladı ve size nasıl yaklaşıyorlar?

Aslında şizofreniyle yaşamayı öğrendikten sonra pek zorluğu kalmadı. Daha doğrusu ben çok şanslıydım çünkü herkes bana yakın davrandı. En büyük sorunum, insanlarla iletişim kuramamaktı, bunu da aştım.

Birlikte olduğunuz biri var mı?

Bir sevgilim vardı ama ayrıldık. Ayrılmamızın hastalığımla ilgisi yok.

Yaşadığınız ağır şizofreni ataklarını nasıl yönlendirebiliyorsunuz?

Televizyondan mesaj geldiği sanılabilir, insanların yüzünde maske görmek ya da büyüklük sanrısı, kendini dahi sanmak olabilir. Ben bütün bu süreçleri yaşadım. Bu süreçleri ailenin fark etmesi önemli, çünkü atağa girince benim durumu algılamam zor olabilir.

Belirtiler neler, insan kendinden ne zaman şüphelenmeli?

En önemli belirtiler, gerçeklerle hayalin birbirine karışması oluyor. Mesela büyüklük sanrısı, kendini önemli sanma, gazetedeki bir haberi kendine yönelik olarak algılama, aşırı uykusuzluk, dış görünüşe önem vermemek ve alınganlık sayılabilir.

HASTALIĞIN BELİRTİLERİ

■ Algı kusurları

■ Yargılamada bozukluk

■ Düşünce oluşturulmasındaki bozulma

■ Kısıtlı duygular; sevinç, coşku ya da öfke, uygunsuz bir biçimde ya da düz bir ifadeyle yansıtılır

■ Bellek kusurları

■ Doğruları ve yanlışları ayırt etme becerisinin bozulması

■ Garip davranışlar

06.02.11 – Habertürk