ZİLE Lİ DOSTLARIMA
Dostlarıma kavuştum,
Sağ salimen görüştüm,
Sanki cennete düştüm,
Hamdü sena çok şükür,
Her birisi arifan,
Konuşur mani kelam,
Görüşüp verdim selam,
Hamdü sena çok şükür,
Bu da oldu son murat,
Okur esma hem evrat,
Bizi de duaya kat,
Hamdü sena çok şükür,
Görenler kucak açtı,
Üstüme rahmet saçtı,
Şeytan oradan kaçtı,
Hamdü sena çok şükür,
Dostlara oldum vasıl,
Müşküller oldu hasıl,
Ayrılam sizden nasıl,
Hamdü sena çok şükür,
Gözüne baksan yeter,
Her birisi dür satar,
Görse topal el tutar,
Hamdü sena çok şükür,
Gabri şerifi ziyaret,
Tarif olmaz o helavet,
Hocam lütfen elimden tut,
Hamdü sena çok şükür,
Meftuniyem Zile'nin,
Göz yaşlarım silenin
Kölesiyem hal bilenin,
Hamdü sena çok şükür,
Abdullah'ım dönse dili,
Yazsa dostlar ismini,
Baği cinan bülbülü,
Hamdü sena çok şükür,
Kimi Davut kimi Altun,
Candan kardeş hep yekün,
Meftuni size meftun,
Hamdü sena çok şükür,
Abdullah Odabaş/meftuni
Hamd ü Senâ Et
Sana her gün sunulan nîmeti fâdıl
Bulabildiysen eğer, hamd ü senâ et.
Tadarak zevkini ömrün bu kadar yıl
Yaşabildiysen eğer, hamd ü senâ et.
Nice ins baş sokacak hâne ararken
Bir evin varsa eğer, hamd ü senâ et.
Çoğunun kâr getiren mesleği yoktur
Bir işin varsa eğer, hamd ü senâ et.
Bulamaz beldede can yoldaşı herkes
Eşinin kadrini bil hamd ü senâ et.
İki milyar kişi bir lokmaya muhtaç
Doyuyorsan bu günen hamd ü senâ et.
Giyecek çul bulamazken çoğu halkın
Caketin var diye sen hamd ü senâ et.
Kara zulmette kalan kör, kötürüm çok
Bakarak yol yürüsen hamd ü senâ et.
Kimi müsteşfede bîmâr, kimi mecnun
Bu gün aklın var iken hamd ü senâ et.
Mehmet Fatin Baki
Nur Sena
Nur Sena... ızdırabın öyküsü
Kan kokusu filizlenen bir gülün
Kaybedilen umutların türküsü
Yapayalnız dallarında sümbülün
Nur Sena... ızdırabın öyküsü
Uzaklardan düşler vardı gönlünde
Sımsıcaktı... gökteki güneş kadar
Laleler tutuşmuş iki elinde
Hülyaları saran yıldızı arar
Uzaklardan düşler vardı gönlünde
Rüyaları kâbus oldu zamanla
Gerçekleri zulüm kokan işkence
Kurşunlar yıkadı toprağı kanla
Bosna dağlarında kara bir gece
Rüyaları kâbus oldu zamanla
Sen ki Sena... henüz onyedisinde
Kuşanmıştın mermilerle... tüfekle
Umutlar boşaldı titrek sesinde
Ve boğuştun... üç-beş cani erkekle
Sen ki Sena... henüz onyedisinde
Ellerinle çeyiz örüp kadere
Düğün günü yürüdün tekbirlerle
Yolculuğun... o dönülmez makbere
Göçüyordun kanlı elbiselerle
Ellerinle çeyiz örüp kadere
Nur Sena... Boşnak bir mücahide
Gelinliği beyaz bir kefen oldu
Nur Sena... umut denen gemide
Şehadeti cennete yelken oldu
Nur Sena... Boşnak bir mücahide
Artık Sena... ızdırabın öyküsü
Kan kokusu filizlenen bir gülün
Kaybedilen umutların türküsü
Yapayalnız dallarında sümbülün
Artık Sena... ızdırabın öyküsü
Mustafa Atiş
BAKIŞI BELA GARDAŞ (BESTE AZERİ)
Derde düştüm derdinden
Ağlaram gülmez oldum
Derya yaşı gözümden
Dökmüşem silmez oldum
Men sena neylemişem
Sevgimi söylemişem
Ah gözü ela gardaş
Bakışı bela gardaş
Gülüm aşkan yanmışam
Çiçek gimin solmuşam
Yaşar iken ölmüşem
Heyatım bilmez oldum
Men sena neylemişem
Derdimi söylemişem
Ah gözü ela gardaş
Bakışı bela gardaş
Bülbül hasret sesine
Gönlüm bir tenesine
Hasretim bahcesine
Güllerin dermez oldum
*****NAKARATLAR*****
Men sena neylemişem
Segimi söylemişem
Men sena neylemişem
Derdimi söylemişem
Ah gözü ela gardaş
Bakışı bela gardaş
Gelde sen yaşa gardaş
Dert geldi başa gardaş
Olmadı mene sırdaş
Yaşar Gürlek
01-03-2007
ROTTERDAM / HOLLANDA
Yasar Gurlek
KESEQ NEMA Lİ MÜRŞÎDA
Ey Xaliq’ê Hey’yu Cebbar
Peyxembera welîyê kibar
Hatin erdê bune sitar
Keseq nema li mürşîda
Li mürşîda şêğu welî
Derbek nesla îmam Alî
Hatin erdê pir bun ğenî
Hemdu sena ji Rehma tera
Kesek nema li alima
Em kente dewra zalima
Zalim hene Xüda ne nas
Göna dikin bey hed qîyas
Hemdu sena ji Rehma tera
Va alîma Xüda ne nas
Qelbê wana gî kîru pas
Li mahşerê nabin xelas
Hemdu sena ji Rehma tera
Kariwan cürmu îsyane
Xüda’yê hazir ew nizane
Berdaye wî dîn îmane
Hemdu sena ji Rehma tera
Li wî pir eybu küsure
Çavi wayî buye kure
Emrê Xüda ew buye dure
Hemdu sena ji Rehma tera
Ev kure kesekî nabîne
Bona dünyayê buye dîne
Berdaye îmanu dîne
Hemdu sena ji Rehma tera
DEVAMI VAR
Kul Hudavendi (Cevat Sevil)
O'na Secde Yapalım
Akıl, izan, mantık bir; Yaradan’ı bilelim
Şerden kaçıp, şeytanı kovup, yerli silelim
Günahları toplayıp, dilim- dilim dilelim
Tek Allah’a inanıp,yalnız O’na tapalım
Hamd ü sena ederek, O’na secde yapalım.
Varlık; O’nun icadı,yaratan O’dur bizi
Her nereye bakarsan; damgası, mührü, izi
Tıpkı tesbih misali, yaratmış, dizi- dizi
Yaratılan her şeyden, bin bir hisse kapalım
Hamd ü sena ederek, O’na secde yapalım.
Yağışı veren O’dur, nimeti seren O’dur
Varlığa hayat veren, en güzel nimet sudur
Ağaç var kimi uzun, kimisi bodur- bodur
Ne günah işleyelim, ne de yoldan sapalım
Tek Allah’a inanıp, O’na secde yapalım.
İnsanı insan yapan, değerlerde coşalım
İlim irfan yaparak, Hak yolunda koşalım
Irk, mezhep ayırmadan, tabuları aşalım
Aşk, sevgi, muhabbeti, karşılıksız yapalım
Hamd ü sena ederek, yalnız O’na tapalım.
Yetim, komşu hakkını, kabukta öz edelim
Benlikten sıyrılarak, ateşi köz edelim
Adam sende demeden, birlikten söz edelim
Tek Allah’a inanıp, yalnız O’na tapalım.
Hamd ü sena ederek, O’na secde yapalım.
Necati Ocakcı