Böbrek hastalarının bakış açısını değiştirdiler

[melleseferi]

Böbrek hastalarının bakış açısını değiştirdiler 



Biri Denizlili, diğeri Hataylı iki böbrek hastası, yaptıkları evlilikle diyaliz hastalarının hayata bakışını değiştirdi.

Diyalize girerken, böbrek hastalarına yönelik olarak yayımlanan bir derginin arkadaşlık sayfalarında birbirini görerek, tanışan Dilber Aldıç ile Mehmet Akar, 2003'te hayatlarını birleştirdi. Çiftin hayatlarını birleştirmesi, evliliğe olumsuz bakan birçok böbrek hastasının düşüncesinin değişmesine neden oldu. Genç çifti gören ve iki böbrek hastasının hayatı paylaştıkça sıkıntılarının azaldığını fark eden 4 böbrek hastası çift daha evlendi.

Hatay'da hurdacılık yapan ailesiyle birlikte yaşayan Dilber (25) ile Muğla'nın Datça ilçesindeki restoranda çalışan Mehmet'in (37) hayatı 2003 yılında kesişti.

Böbrek hastası olan Mehmet Akar, Datça'da diyaliz hastalarının kaldığı bir otele gittiğinde, böbrek hastalarına yönelik olarak yayın yapan bir derginin arkadaşlık sitesinde gördüğü Dilber Aldıç'ın resim ve iletişim bilgilerini alarak tanıştı.

Akar, yaklaşık iki hafta süren arkadaşlığın arkasından Hatay'a giderek sevdiği kızı ailesinden istedi. Ailenin de kabul etmesi üzerine nikah kıydırarak Dilber ile evlenen Mehmet Akar, memleketi olan Denizli'ye yerleşti.

Dilber-Mehmet Akar çiftinin evliliği böbrek hastaları tarafından ilgiyle karşılandı. Evlenmelerinden bir süre sonra yapılan böbrek nakilleriyle diyalizden kurtulan genç çift, şimdi çocuk sahibi olabilmek için Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi doktorlarının gözetiminde tedavi görüyor.

Mehmet Akar, evlilik süreci ve sonrasında yaşadıklarıyla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, ailelerinin desteğiyle diyaliz sıkıntısını hafifletmeye çalışan 2 böbrek hastasının, evlenmelerinin ardından hayatın zorluklarını birlikte göğüslemeye başladıklarını söyledi. Diyalize giren böbrek hastalarının, ölüm korkusu nedeniyle evliliğe hep soğuk baktığını belirten Akar, şöyle dedi:

''Çanakkale'de beyin ölümü gerçekleşen bir hastanın böbreği Pamukkale Üniversitesi Hastanesi'nde bana nakledildi. Sağlığıma kavuştum. Daha sonra eşimin babası, engelli olmasına rağmen bir böbreğini kızına vererek onun sağlığına kavuşmasını sağladı. Diyalize giren hastalar arasında evlenmek bir tabu adeta. Biz diyalize girdiğimiz yıllarda evlenerek, adeta böbrek hastalarının hayata bakışını değiştirdik. Böbrek hastalarının yaşam felsefesinde asla evlenmek gibi bir şey yoktur. Çünkü sürekli diyalize girdikleri için de eşlerine iyi bakamayacaklarını, sağlık durumlarının evliliği olumsuz etkileyeceğini düşünürler.''

-4 ÇİFTİN EVLENMESİNE VESİLE OLDULAR-

Evliliklerinin Türkiye genelinde duyulması üzerine, böbrek hastalarında evlilikle ilgili heyecan oluşturduğunu belirten Dilber Akar ise ''Belki de biz, böbrek hastası olup da evlenen, Türkiye'de ilk çift olduk. Şimdi eşim diyaliz hastası erkek arkadaşlarıyla, ben de yine diyaliz hastası kız arkadaşlarımla görüşüp, onların evlenmelerine vesile oluyoruz. Bu vesileyle diyaliz hastalarının yaşama bakış açısını da değiştiriyoruz. Şimdiye kadar Denizli, Hatay ve Manisa'da 4 çifti tanıştırıp evlendirdik. Hatta birinin çocuğu bile oldu. Görüştüğümüz, evliliğe sıcak bakan birçok diyaliz hastası var'' diye konuştu.

Dilber Akar, kamuoyuna çağrı yaparak, beyin ölümü gerçekleşen insanların yakınlarının mutlaka organ bağışında bulunması gerektiğini belirterek, ''Organ bağışında bulunurlarsa, yakınları adeta başka bedenlerde yaşamaya devam eder. Bizleri gözönüne alsınlar. Eğer eşime kadavradan böbrek nakli olmasaydı belki o yaşayamayacaktı ve bu mutluluğumuz devam edemeyecekti'' dedi.

Kaynak ulaşmak için tıklayın....