*
Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Gönderen Konu: onun kalbi  (Okunma sayısı 1723 defa)

zerdali

  • Ziyaretçi
onun kalbi
« : Temmuz 31, 2008, 03:48:11 ÖS »
ONUN KALBİ

         Genç kadın gözlerini açtığında aradan üç gün geçmişti. Kendini öyle uzaklardan gelmiş hissediyordu ki? Neler olmuştu o uyurken, gözlerini kapattığında kara bir boşluk kendini yutuyormuş gibi geldi bir daha hiç uyanmayacakmış gibi geldi kendine. Şimdi yorgundu ama yaşıyordu hayata yeniden merhaba diyordu ama bir gariplik vardı gözleri birini arıyordu onu bir türlü görememişti, neden yoktu söz vermişti oysam orada olacağına ilk onu gözleri görecekti, onu elini tutacaktı o ortalıkta yoktu. Beklide yeni uyandı yanına kimseleri bırakmıyorlar diye düşündü böylelikle kendini teselli etti.
       Fakat aradan bir hafta geçmişti genç adam ortalıkta yoktu, kimse bir şey söylemiyor herkes susuyor ve bir şeyler gizliyordu. Genç kadın merak içinde neler olduğunu çözmeye çalışıyordu acaba terk edilmişti mi? Hasta yatağında, başka birini mi? seviyordu sevdiği adam neler oluyordu. Sevdiği adam onu öyle çok seviyordu ki onu bırakamazdı, bir şeyler vardı ama ne bunu çözmeliydi o bu duygular içindeyken genç kadının arkadaşı ona bir mektup vermek üzereydi, bu mektup sevdiği adamdan dı? Neden kendi gelmemişti de bir mektup göndermişti bu kadarmıydı onun sevgisi, ona verdiği değer. Öyle öfkeliydi ki? Mektubu yırtmak yok etmek istedi ama yapamadı buruşturup yere attığı mektubu okumaya karar verdi. Zarfı açıp mektubu okumaya başladı.

                 Canım…
 Eğer bu mektubu okuyorsan gözlerini açmış ve hayattasın demektir. Sözvermiştim yanında olmaya ama olmadı birtanem. Bedenim yanında değil, elini tutamıyor olabilirim. Ama senin bedenindeyim içindeyim. Yaptığım şeyden pişman değilim. Seni cam bir bölmenin arkasında çaresizce izlemek, hiçbir şey yapamamak, her umut dolu gelen haberin umutsuzluğa dönüşmesi hiçbir organın senin kalbine uymaması her gün seni de beni de bin defa öldürüyordu. Ellerimden kayıp gitmene izin veremezdim, ben sensiz yaşayamam. Ben sensiz nasıl yaşarım diyeceksin evet sen bensiz yaşarsın çünkü kalbim sende olacak sende yaşayacağım.
            Sen gözlerini açtığında kalbim senin bedeninde atacak ve senin bedeninde yaşayacağım. Ben huzur içinde öleceğim sende huzurlu ve mutlu ol. Unutma ben seni kimseyi sevmediğim kadar çok sevdim kalbimi verecek kadar çok. Seni gördüğüm o ilk gün beyaz elbisenin içinde salona bir melek gibi girmen halen gözlerimin önünde, sen o an salona değil benim kalbime konan bir melek oldun, eğer bir bu dünyada yaşayacak ise o sensin. Affet beni seni yalnız bıraktığım için ama bunu yapmalıydım. Ama kalbim seninle ikimiz bir olduk şimdi, seni kalbime saklayıp, kalbimi de sana emanet ederek gidiyorum. Tek ve son aşkım seni seviyorum.
             Genç adam hastane odasında tek bir kurşunla kendi canına son veriyor sevdiği kadın için.                                                                                                                                   
             Genç kadın neye uğradığını şaşırmış bir şekilde     
Bu en son düşüneceği hatta aklına bile getiremeyeceği şeydi. O çok sevdiği insan yoktu artık kendi hayatını kurtarmak için hayatına son vermişti. Ölmek istiyordu yok olmak ama bunu yapamazdı sevdiği insanın kalbi onun bedenindeydi kendini öldürseydi onu ikinci kez öldürmek olacaktı. Onun kalbiyle onsuz ve onunla yaşayacaktı, artık iki kişi için kalbine iyi bakacaktı. Yaşamalıydı sevdiği için, yaşamalıydı ama kimseyi o kalbe sokmadan.
             Kimseyi sevmeden tek bir aşk yaşadı oda bedenin de taşıdığı kalbin sahibini, onu severek yaşadı ömrünün son gününe kadar, son nefesini verdiği an bile genç adamın ismi vardı dilinde. Ne çok sevmişti onu ve ne çok sevilmişti bir kalp verilecek kadar çok .

(zerdali)