*
Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Gönderen Konu: Pankreas nakli  (Okunma sayısı 1536 defa)

Çevrimdışı melleseferi

  • öMeR
  • Administrator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 20677
  • SiTe YöNeTiCiSi
    • MeLLeSeFeRi.com
Pankreas nakli
« : Eylül 06, 2012, 02:39:59 ÖS »
Pankreas nakli

Diyabettes Mellitus (Şeker hastalığı)

Diyaliz Hastalarında Böbrek Nakli ile Birlikte Pankreas Nakli


Pankreas nakli diyabetik hastalarda normal kan şekeri kontrolü sağlaması sebebiyle diyabetin en iyi tedavi yöntemi olarak kabul edilmiştir. İlk pankreas nakli 1966 yılında Amerika'da Minnesota Üniversitesi'nde yapılmıştır. 1990'lara kadar sonuçları çok başarılı olmamıştır. Bu tarihten itibaren etkili bağışıklık sistemi baskılayan ilaçların kullanıma başlanması ve cerrahi tecrübenin artması sonucunda, günümüzde pankreas nakli ile %90 oranında insülinden uzak yaşam sağlanabilmektedir. Amerika'daki UNOS(United Network of Organ Sharing) verilerine bakıldığında böbrek - pankreas naklinin ilk yılın sonundaki başarı oranı %90, beş yılın sonundaki başarı oranı %75'dir. Pankreas ile birlikte nakledilen böbrek ise daha başarılı ve uzun süre çalışmaktadır.

Pankreas nakli olan insülin tedavisinden kurtulur. Pankreas nakli sayesinde diyabetik hastalar insülin tedavisinden kurtulurlar. Uzun yıllar yediklerinin ve aktivitelerinin insülin tedavisine göre ayarlandığı bir düzende yaşarken pankreas nakli sonrası herkes gibi yiyebilirler. Diyabetik bir hasta için pankreas nakli sonrası yaşam kalitesindeki artış mutlaka çok değerlidir.

Pankreas nakli diyabet hastalığının yıllar içersinde oluşturacağı ciddi problemleri önler.
Kan şekerinin normalden yüksek olması sonucu tüm vücuttaki hücreler hasar görür. Yıllar içerisinde diyabetin oluşturduğu hasar sonucunda genç yaşta görme kaybı, böbrek yetmezliği, koroner hastalığı, damar tıkanıklığı sebebiyle amputasyonlar gibi ilerleyen dönemde hastanın yaşam süresini ve kalitesini önemli ölçüde değiştiren problemler gelişir. Tip-1 diyabetli hastalarda normal popülasyona göre kör olma riski 25 kat, böbrek hastalığı 17 kat, ekstremitelerinde gangren gelişmesi 5 kat, koroner kalp hastalığı 2 kat daha fazla görülmektedir. Bu sebeple diyabetik hastalarda kan şekerinin düzenli olarak kontrol edilmesi ve normal değerlerine yakın tutulması önemlidir. Pankreas nakliyle kan şekerinin ideal olarak kontrolü sağlanır ve diyabetin sebep olacağı bu problemlerin gelişmesi önlenir.

Diyabetik hastalarda böbrek yetmezliği geliştiğinde pankreas ve böbreğin aynı zamanda nakledilmesi ile, tek bir operasyon sonucunda diyaliz ve insülin tedavisinden kurtulmak mümkündür. Pankreas nakli sağlık durumu ciddi bir ameliyatı kaldırabilecek durumda olan diyabetik hastalarda uygulanmalıdır. Diyabetik ve böbrek yetmezliği olan hastalarda pankreas nakli için ideal zamanlama, böbrek ile pankreasın aynı zamanda nakledilmesidir. Bu sayede diyabetin nakledilen böbreğe vereceği hasar da önlenmiş olacaktır.

Pankreas nakli için tipik aday diyalize girmekte olan 30-40 yaşlarında tip I diyabetik hastalardır. Diyabet ya insülinin vücutta yeterli salınmaması sebebiyle ya da vücutta yeterli insülin olmasına rağmen insülinin etkisine direnç olması sebebiyle ortaya çıkar. Tip I diyabetik hastalarda insülin salınması yeterli değildir ve pankreas nakli sayesinde insülinin nakledilen pankreastan salgılanmasıyla kan şekeri normal düzeye düşürülür. Tip I diyabet hastaları genellikle 30-40 yaşlarından önce diyabetin ortaya çıktığı hastalardır. Pankreas nakli için uygun bir aday olup olmadığınızı diyabetinizi takip eden doktorunuzla veya bizle görüşebilirsiniz.

Böbrek yetmezliği olan diyabetik hastalarda pankreas nakli için ideal zamanlama, böbrek ile pankreasın aynı zamanda takılmasıdır. Ancak bazı durumlarda pankreas nakli böbrek naklinden sonra uygulanabilir.

Canlı vericiden böbrek nakli olma olanağı olan diyabet hastalarında ilk önce canlıdan böbrek nakli, daha sonra kadavradan bulunduğunda pankreas nakli yapılması önerilir. Bu sayede diyabetik hastalarda yaşam süresi üzerine daha önemli etkisi bulunan böbrek nakli, bekleme listesinde uzun bir süre bekleyerek zaman kaybetmeden bir an önce gerçekleşmiş olur. Hasta, pankreas için nakil listesinde beklerken diyaliz tedavisi alması gerekmeyecektir. Bu hastalarda pankreas naklinin başarısı eş zamanlı böbrek- pankreas nakline oranla daha düşük olmakla birlikte böbrek nakli açısından sonuçları aynıdır.

Diyabet olup diyalize girmeyen kişiler gelişmiş insülin tedavisi yöntemlerini kullanarak kan şekerlerini en iyi şekilde kontrol altına almalıdır. Organ nakli olduktan sonra bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçların kullanılması gerekmektedir. Pankreas nakli sonrası önemli yan etkileri olabilen bu ilaçları kullanmak yerine hastanın bilinçli bir diet ve akılcıl bir insülin tedavisi uygulaması daha doğru yaklaşımdır.

Diyabet hastalarının çok az bir kısmında böbrek yetmezliği gelişmeden yalnız pankreas nakli yapılması kararı verilebilir. Ciddi diyabetik komplikasyonları önlemek, sık gelişen hipoglisemi ataklarını önlemek ve kan şekerinin tüm medikal tedavilere rağmen bir türlü kontrol edilemediği diyabet hastalarında uygulanır. Bu gruba iyi bir örnek sık ve tehlikeli düzeyde hipoglisemi atakları gelişmesi sebebiyle ölüm riski bulunan diyabetik hastalardır.

 

Ciddi kalp hastalığı olan diyaliz hastalarına pankreas nakli önerilmez. Sadece böbrek nakli yapılmasına kıyasla böbrek ve pankreas naklinin birlikte yapılması daha büyük bir girişimdir. Bu sebeple sağlık durumu iyi olmayan hastalarda sadece böbrek nakli yapılması daha uygun bir yaklaşımdır. Koroner damar hastalığı olan hastalarda gerekli görülür ise koroner-bypass ameliyatı sonrası kalbin performansı değerlendirilerek pankreas nakli yapılabilir.

Pankreas nakli ameliyatında yeni organlar karnın alt kısmına yerleştirilir. Operasyon dört ile altı saat kadar sürer. Genellikle pankreas sağ tarafa böbrek sol tarafa yerleştirilir. Kadavradan pankreas bezi baş kısmının yapışık olduğu ince barsak parçası ile birlikte çıkarılarak nakil edilir. Pankreasa kan gelmesini sağlayan iki büyük damar, yine kadavradan alınan 'Y' şeklindeki bir damar kullanılarak birbirine bağlanır ve pankreasın tek bir ana damardan kan alması sağlanır. Bu sayede pankreasa giden bir büyük arter ve kan getiren portal ven, alıcının karın içinde bulunan iliak damarlarına dikilerek birleştirilir. Pankreas naklinde operasyon esnasında ya da takip eden saatlerde kan şekeri düşmeye başlar. Hasta birkaç gün içerisinde tamamen normal kan şekeri düzeylerine sahip olur. Hastalar genellikle on gün içersinde taburcu edilirler.

Pankreas nakli ameliyatı sonrası gelişen komplikasyonlar organ nakli ekibinin tecrübesine bağlı olarak büyük oranda değişir.Operasyon sonrası kanama (%3-10), greft trombozu ve kaybı(%2-10), mesane anastamoz kaçağı(%5) hemen operasyon sonrası rastlanabilecek komplikasyonlardır. Genellikle ilk sene içersinde gözlenebilen akut red (%5-30) yeni bağışıklık sistemi baskılayıcı ilaçlar sayesinde önlenilebilmekte ya da başarıyla tedavi edilebilmektedir. Geç dönemde yine mesane anastamoz kaçağı(%5), aşırı sıvı kaybı, ürolojik komplikasyonlar(%10) gözlenebilir.

Pankreas adacık hücresi nakli tedavisinde beyin ölmü gelişen kişiden alınan pankreas bezi bazı enzimatik ve santrifüj yöntemleri ile adacık hücre grupları ayrılır ve bu hücreler karaciğere giden dolaşıma verilerek adacık hücrelerin karaciğer içersine yerleşip insülin salgılaması sağlanır. Ülkemizde henüz pankreas adacık hücresi nakli tedavisi yapılmamaktadır. Bunun sebebi pankreas adacık hücresi nakli tedavisinin şu anda halen sonuçlarının yeterince başarılı olmamasıdır. Amerika, Kanada ve Avrupadaki bazı organ nakli merkezlerinde pankreas adacık hücresi nakli konusunda klinik çalışmalar sürdürülmektedir. Bu merkezlerden bir tanesi ve benim de çalışmış olduğum Ohio State Universitesi'dir. Bu yöntemin tam pankreas nakline kıyaslandığında en önemli avantajı büyük bir ameliyat yapılmadan naklin gerçekleşmesidir. Ancak adacık hücre naklinin sonuçlarının yeterince başarılı olmaması ve her kişiye birden fazla pankreas'ın kullanılması gerekmesi sebebiyle organ bulunmasının pratik olarak güçlüğü bu yöntemin günümüzde rutin olarak kabul edilebilir bir yöntem olmasına en büyük engeldir.

Merkezimizde pankreas nakli programını yürüten Doç Dr Barış Akin pankreas naklinde Amerika'da en büyük ilk beş merkez içersinde olan Ohio State Üniversitesi Transplantasyon Programında çalışmıştır. 2001-2003 yılları arasında pankreas nakli cerrahisi üst ihtisası yapmış ve organ nakli cerrahı olduktan sonra haziran 2004 tarihine kadar çalışmalarını aynı klinikte sürdürmüştür. Üç yıllık bu çalışma döneminde altmış pankreas nakli ve ikiyüzden fazla pankreas nakli olmuş hastanın takibini yaparak, pankreas nakli konusunda önemli tecrübeye sahip cerrahlardan biri olmuştur. Doç Dr Barış Akin yönetimindeki JFK Hastanesi Organ Nakli Merkezi Pankreas Nakli Programında, Amerika'daki başarılı sonuçları ülkemizde sağlayarak pankreas nakli tedavisinin gelişmiş ülkelerdeki standartlara yükseltilmesine katkıda bulunmaktadır.

bobreknakli


  //////////
  \  - -  /
  (  @ @  )
oOOo-(_)-oOOo
========================================
www.bizdevariz.net & MeLLeSeFeRi TeaM
========================================
        Oooo                 
oooO    (  )
(   )   ) /
 \ (   (_/
  \_)