*
Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Gönderen Konu: PKK İLE PAZARLIK İSYANI  (Okunma sayısı 1877 defa)

Çevrimdışı melleseferi

  • öMeR
  • Administrator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 20677
  • SiTe YöNeTiCiSi
    • MeLLeSeFeRi.com
PKK İLE PAZARLIK İSYANI
« : Ağustos 20, 2010, 02:53:27 ÖS »


Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Enver Özdemir, yaptığı açıklamada bölücü terör örgütünün üst düzey yöneticilerinin “devlet ile anlaştık, ateşkes ilan ettik” şeklindeki açıklamalarının ibret verici olduğunu belirterek “ terörist başı ile pazarlığa oturarak referandumdan evet çıkarmaya çalışan anlayışı Türk halkının kabul etmesi mümkün değildir” dedi.
CHP İl Başkanı Özdemir, bölücü terör örgütü ve meclisteki temsilcilerinin referandumda boykot uygulayacaklarını açıklamalarının ardından başlayan ilginç gelişmelerin ortaya çıkmaya başladığını ve hükümetin İmralı ile “evet “pazarlığı yaptığını ileri sürdü. CHP İl Başkanı Enver Özdemir yaptığı yazılı açıklamada şu görüşlere yer verdi: “ 12 Eylül’de yapılacak referandum için AKP’nin inanılmaz uygulamalar içinde olduğunu ülkemiz adına üzülerek görüyoruz. Valileri, kaymakamları kendi memuru gibi çalıştıran, devletin tüm olanaklarını referandum rüşveti olarak dağıtan anlayışın marifetleri bitmek bilmiyor. PKK temsilcilerinin açıklamaları bir gerçeği daha gün yüzüne çıkarmıştır. İmralı’daki terörist başı ile “ateşkes” adı altında yapılan ve “evet” pazarlığına dönüşen gelişmeler Türk halkını bir kez daha derinden üzmüştür. Binlerce vatan evladı, çocuk katilleri ile pazarlık etsinler diye şehit olmadı. Habur’da teröriste kırmızı halı döşeyenler şimdi de “evet” oyu uğruna terörist başı ile pazarlık masasına oturuyor. Sağduyulu Türk halkı bu gerçekleri ibretle izlerken, Hayır oyunun neden gerekli olduğunu şimdi daha iyi anlıyor. Kendilerini kurtarma çabalarının yanı sıra, bölücü terör örgütünün ele başısını ve militanlarını da kurtarmaya çalışıyorlar. Habur’a özel mahkemeler kuranlar, şimdi de Öcalan’ı kurtarmanın hesabını, pazarlığını yapıyorlar. 12 Eylül’de yapılacak referandumda Hayır oyunun önemi şimdi daha da artmıştır. Ülkesinin bölünmesini istemeyen, teröristle masaya oturmaya karşı olan, şehit olmuş vatan evlatlarının acısını yüreğinde hisseden herkesin bunlara gereken dersi vermesi ve hayır demesi gerekiyor. Terör örgütü ve yandaşları ile ruh ikizlerinin kimler olduğu bu gelişmelerle net olarak ortaya çıkmıştır. “
PKK terör örgütü canilerinden Murat Karayılan’ın, Fırat Haber Ajansı’na, PKK’nın eylemsizlik kararını değerlendirirken , “Devletle anlaştık, ateşkes yaptık” demesi üzerine DSP İl Başkanı Memduh Taşkın yazılı bir açıklama yaparak AKP hükümetini eleştirdi. “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın PKK terör örgütüyle herhangi bir gizli anlaşması varsa, bunu halka açıklasın” diyen Taşkın, “Bunu halktan saklamayınız ki, halkımız sizin nasıl bir anlayış içinde olduğunuzu görsün’ dedi.
Öte yandan DSP İl Başkanı Memduh Taşkın konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi :
“Türkiye referandum sürecine girdiğinden bu yana tozu dumana katan liderlerin yaratmış olduğu sisli havadan, terör örgütü yararlanmakta ve amaçlarını gerçekleştirmek için adım adım ilerlemektedir.
Son bir hafta içinde terörist Abdullah Öcalan’ın bildirilerinin camilerden yayınlanması, terör örgütünün hakimiyet kurduğu yerlerde halk mahkemeleri kurması ve Türkiye Cumhuriyeti yargısının yerine koyması yetmezmiş gibi, şimdi de PKK’lıların ‘ Devlet ile anlaştık, o yüzden tek taraflı ateşkes ilan ettik’ sözleri, ülkemizde tam bir kaos yaratmaktadır. Görünen o ki Sayın Başbakan ve AKP Hükümeti, 12 Eylül’de yapılacak referandumdan korkmaktadır. Herhalde korku dağları bürüdükçe, teröristlerle anlaşmaya ve onlara devletin memurlarını göndererek, ateşkes ilan etmelerini sağlamaya çalışmaktadır. Oysa bir ülkenin Başbakanı, terör örgütünü resmi muhatap kabul etmez, edemez. Oturduğu koltuk bunu gerektirir.Sayın Başbakan meydanlarda, devletin imkanları kullanılarak yaratılan sanal mutluluk tabloları içinde dolaşacağına, sorumlu bir devlet adamı gibi davranmalı ve PKK’ya gereken cevabı vermelidir.
PKK’lıların yaptığı açıklamalara ve onların yandaşlarının ‘ Bir masaya oturalım ’tekliflerine, Başbakan Türkiye adına, şehitlerimiz adına, gazilerimiz adına gereken cevabı vermelidir.
Aksi halde Hükümet, teröristler ve yandaşları ile refarandumda işbirliği yapmış olacaktır.
Böyle bir işbirliği, ülkemize, devletimize ve halkımıza bir yarar sağlamadığı gibi, devletimizin bölünmez bütünlüğünden, ülkemizin birlik ve dirliğinden, demokrasimizden çok şey götürecektir.
Başbakan ve Hükümet’i uyarıyoruz:
Kaş yapayım derken, göz çıkarmayınız!     
Teröristlerle gizli bir anlaşmanız varsa bunu halktan saklamayınız ki, halkımız sizin nasıl bir anlayışta olduğunuz görsün!
Ülkemizin bölünmez bütünlüğünü, içi boş bir refaranduma ve onun için yaratılan rüzgara feda etmeyiniz’

REFERANDUM SAYESİNDE TERÖR SİYASALLAŞIYOR
Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Süleyman Korkmaz, Bünyan  ilçe Teşkilatı tarafından gerçekleştirilen iftar yemeğinde yaptığı konuşmada, “12 Eylül 2010 Pazar günü yapılacak olan halk oylaması halkımızın hiçbir meselesini çözmeyeceği gibi geleceğimizi tehlikeye atabilecek çok kötü tuzaklarla doludur” dedi. Diğer yandan Korkmaz, Referandum sayesinde ekonominin unutulduğunu ve terör örgütünün siyasallaşma yolunda mesafeler aldığını kaydetti.
Bünyan  ilçe teşkilatı tarafından gerçekleştirilen iftar yemeğine katılan Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Süleyman Korkmaz, burada yaptığı konuşmada, “12 Eylül 2010 Pazar günü yapılacak olan halk oylaması halkımızın hiçbir meselesini çözmeyeceği gibi geleceğimizi tehlikeye atabilecek çok kötü tuzaklarla doludur. “ dedi.
“Uzlaşmadan uzak meclisteki çoğunluğuna güvenerek anayasa yaptığını zannederek AKP  zihniyeti halkımızın sağ duyusuyla 12 eylülde ağır bir tokatla dersini alacaktır. “ diyen Korkmaz, konu ile ilgili olarak yaptığı yazılı açıklamada şu görüşlere yer verdi; “Meydanlarda seyrettiğimiz manzara halkımızın gündeminden uzak başbakanın ağzına yakışmayan 73 sene önceki olayları gündeme getirerek adeta öfke dolu kin dolu nefret dolu insanlarımızı ötekileştirdiği ve ayrıştırdığı yetmiyormuş gibi birde bu yolla geçmişimiz e olan düşmanlıkları arttırmaktadır. Böyle bir üslupla kime ne kazandırır, halkımıza ne faydası olur. İşçinin, köylünün, memurun, emeklinin esnafın bunca derdi dururken bu tür meselelerle kafası ve zihni niçin karıştırılır. Bu ağız başbakana yakışan bir ağız değil. Bu üslup çirkin bir üslup kavgacı bir üsluptur. İşinize gelince Mevlana diyeceksiniz yunus diyeceksiniz. İşinize gelmeyince bunlar unutup halkı birbirine düşüreceksiniz. Yazık oluyor milletimize halkın bu kadar derdi varken sıkıntısı varken çaresizlik içinde kıvranırken siz meydanlarda 40 derece sıcağın altınta, soydan soptan bahsedip salvolar atacaksınız. Referandum sayesinde ekonomi unutuldu ithalat ihracat dengeleri bozuldu, dışarıdaki itibarımız kayboldu, terör örgütü siyasallaşma yolunda çok büyük mesafeler aldı. Bütün bunlara rağmen başbakan, bakanlar, milletvekilleri, sanki ülkenin kurtuluşu referandummuş gibi millette mavi boncuk dağıtma yarışına düşmüşlerdir. Milletimiz bütün bu olanları mübarek ramazanı şerifte sağ duyusuyla takip etmektedir. Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak milletimizi doğrularla aldatmadan kandırmadan bilgilendirmeye devam edeceğiz. Dün ne söylediysek aynı şeyi söylüyoruz yarında onu söyleyeceğiz. Şunu herkes iyi bilmeli ki Türk milletinin sabrının uzun olduğu kadar yumruğu da ağırdır. Ağır olan yumruğunu 12 Eylülde ‘HAYIR’ da Hayır  vardır diyerek vuracaktır”>>>kayserihaber.com.tr