Bir kızın gençlik hatası
Musul yakınlarındaki kalesinde mahsur kalan Kral Zizen,İranlı kumandan Şapur Şah'a teslim olmamış,uzun süre muhavekemetini devam ettirmişti.Şapur Şah'ın ümidini kesip de muhasaradan vazgeçmek üzere olduğu sıralarda,kralın kızı Nazire kale burcuna çıkar,dıştaki kumandan Şapur'u görür.Bu sırada şeytan telkine başlar:
-Böylesine cesur ve genç kumandanla evlenmelisin!
Gençlik bu...Şeytana uyar,aklına geleni hemen yapar.Bir mehtup yazıp bir askere verir,kaleyi dıştan muhasara etmiş olan Şapur Şah'a ulaştırmasını temin eder.Şapur mektubu açar,bakar ki tam istediği şey.Diyor ki:
-Ben Kral Zizen'in kızıyım,seninle evlenmeyi gönlüme koydum.Şayet beni zevceliğe kabul edersen sana kale kapılarını açmaya hazırım.
Şapur Şah'ın arayıp da bulamadığı fırsat.Derhal mukabil mektup yazar:
-Seni kale burçlarında görüyordum da kendimden geçiyordum.Demek ki ben sana sen de bana aşıkmışız.Hayatımın en mesud olayı,seninle evlenmek olacaktır.
Babasının itibar ve haysiyetini asla düşünmeyen kral kızı Nazire,tutar,bir gece kale kapılarını ardına kadar açar,kimseciklere de bildirmeden burca çıkıp işaretini yapar.
Şapur'un askerleri sabaha karşın ansızın hücuma geçer,bir anda açık kapılardan girip kaleyi fetheder;Nazire'nin babasını da,yanındaki askerleri de kılıçtan geçirirler.
Sonunda Nazire de düşman kumandanıyla evlenir,birlikte yaşamaya başlarlar.
Bir gece Nazire'nin gözüne uyku girmez.Yataktan rahatsızlık duyar.
Şapur Şah:
-Bu yatak yumuşak ve çok rahat yataktır.Neden uyuyamıyorsun?diye kalkar,yatakta araştırma yaparlar.Bir de bakarlar ki küçük bir mersin yaprağının ezik parçaları rahatsızlık vermektedir.
Şapur Şah:
-Hayret yahu,der.Bu kadarcık şeyden rahatsız olunur mu?
Bizler savaşta hasır dahi bulamıyor,sivri taşlar üzerinde yattığımız bile oluyor.
Kral Kızı Nazire buna şöyle bir cevap verir:
-Biz de kuş tüyü yataklarda yatar,ipekli elbiseler giyerdikBabam,soframızda oğul balı yedirip,bembeyaz kaymağı hiç eksik etmezdi!Şapur birden ciddileşir:
-Demek öyle ha!İpek elbise giydiren,oğul balı yedirip,beyaz kaymakla besleyen bir babaya ihanet eden kadın,bana daha kolay ihanet eder diyerek emir verir:
-Derhal en kuvvetli atım getirilsin!
Azgın at getirilir.Şaşkın şaşkın bakan kızcağızı elleriyle atın kuyruğuna bağlayan Şapur,arkasında da bir kamçı şaklatır.Namludan çıkan kurşun gibi fırlayan atın kuyruğunda kızcağız çığlık çığlığa...Vaktiyle verdiği gençlik kararına bin pişman.Ama dönüşü yoktur bu yolculuğun.. alıntı