*
Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Gönderen Konu: Böbrek hastaları eczacıları suçluyor  (Okunma sayısı 1665 defa)

Çevrimdışı melleseferi

  • öMeR
  • Administrator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 20677
  • SiTe YöNeTiCiSi
    • MeLLeSeFeRi.com
Böbrek hastaları eczacıları suçluyor
« : Temmuz 26, 2013, 11:56:55 ÖÖ »
Böbrek hastaları eczacıları suçluyor



Hasta derneklerinin iddialarına yanıt veren İstanbul Eczacı Odası, uygulamayı anlatarak, iddiaların art niyet olarak değerlendirildiğini belirtti.

Böbrek hastaları dayanışma dernekleri ilaç temini konusunda eczacıları suçladı. Böbrek hastaları dernekleri açıklamasında, Türkiye Eczacılar Birliği’nin (TEB) protokole uymadığı öne sürüldü. Böbrek hastaları derneklerinin bu iddiaları eczacılar tarafından “gerçek dışı” olarak tanımlandı.
Kısa adı BÖHAK olan, Böbrek Hasta Haklarını Koruma ve Sosyal Yardımlaşma Derneği, 11 ildeki böbrek hastaları derneklerince de desteklendiği belirtilen bir duyuru yayımlayarak ilaç temini konusunda Türkiye Eczacıları Birliği’nin SGK ile imzalanan protokole uymadığını ve bunun böbrek hastalarının yaşamlarını tehlikeye soktuğunu öne sürdü.

BÖBREK HASTALARI DERNEKLERİN SUÇLAMALARI

BÖHAK’ın yayımladığı duyurunun “TEB protokole uymuyor” başlıklı bölümünde şu iddialar yer aldı:
“2012 SGK Protokolün 3,7 Maddesine göre
Kurum sağlık yardımlarından faydalanan kişiler ,sıralı dağıtım kapsamındaki reçeteleri ile istedikleri eczaneye başvurabilirler ve ilaçlarını başvurduğu eczanede teslim alabilir; demektedir .

Fakat Özel Diyaliz Merkezlerinde diyalize giren hastalara , doktorlar tarafından yazılan reçeteler diyaliz merkezleri tarafından hastaların eline reçeteleri verilmemekte . Bu reçeteler toplanıp diyaliz merkezileri çalışanları tarafından Eczacı Odası dağıtım bürosuna götürüp teslim edilmektedir.

Eczacı odası bürosunda çalışan elemanlar eczacı değillerdir hastaların reçeteleri büro çalışanları tarafından hazırlanmaktadır. Eczacı odası bürosu çalışanı bu reçetelerde yazılı olan ilaçları sıradaki eczane adına ecza deposundan istemektedir. Hastalar adına reçeteler paketlenmekte paketlenen bu reçeteler özel diyaliz merkezi çalışanına teslim edilmektedir. Diyaliz merkezi çalışanı da bu ilaçları hastalara diyaliz merkezinde teslim etmektedir.

Eczacı odası dağıtım bürosu çalışanları hastaların reçetelerini paketlerken soğuk zincirle taşınması gereken bu ilaçları buna dikkat etmeyerek rastgele paketlemektedir. Buda ilaçların bozulmasına sebep olmaktadır. Hastalar ilaçlarının hangi eczaneden geldiğini bilmediğinden sorumlu tespit edilememektedir.

Bu ilaçlar hayati öneme sahip ve pahalı ilaçlardır. bu uygulama hem devletin kaynaklarının boşa harcanmasına sebep olmakta hem de hastaların sağlığını tehlikeye atmaktadır.

Hastalar istedikleri ve başvurduğu Eczaneden ilaçlarını alamamaktadır. Eczacı Odaları Protokolde yazılı olan reçete sıralı dağıtım kurallarına uymamakta, hastaların sağlığını tehlikeye atmaktadır .

Diyaliz hastaları zamanlarını Eritropoietin ve darbepoetin preparatlarını diyaliz solüsyonlarını ihtiva eden reçetelerini, Organ Nakli olmuş hastalarda kullandıkları ilaçlarını kotası dolmamış eczane aramakla geçirmektedir. Eczacı Odaları Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun, Anayasaya ve hasta haklarına aykırı olduğu gerekçesiyle iptal ettiği eski sıralı dağıtım uygulamasına olduğu gibi devam ettirmektedir.
Daha önce sıralı dağıtım adı altında yürütülen sistem sıralı kotalı-üst limitli gibi isim değişiklikleri ile özünde hiçbir değişiklik olmadığı halde devam ettiriliyor.

Türk Eczacıları Birliği sıralı ilaç dağıtım uygulamasında hastayı Eczaneler arasında eşit paylaştırırken eczanelerden reçete başına sağladığı % 2-4 arasında Yılda milyonlarca lirayı bulan komisyon bedelini kaybetmemek için % 90 özürlü olan diyaliz hastalarının hayatını hiçe sayarak. Son zamanlarda hastaların bu mağduriyetlerini görüp haber yapan basın mensuplarına ve bu kunuda demeç veren Dernek yöneticilerine saldırı yaparak kuru gürültü çıkarıyor.

Her ne isim verilerek uygulanırsa uygulansın yeni uygulama da eski uygulama gibi hasta mağduriyetine sebep olmaktadır.Bu uygulamalardaki esas amaç insan sağlığına hizmet etmek değil bir meslek gurubunun gelir paylaşımının düzenlenmesidir.Aşağıda ismi bulunan Türkiye’deki Böbrek Hastaları Dernekleri olarak Bu tür ekonomik kaygıların insan sağlığı ve hasta haklarının önüne geçmesini kabul edemeyeceğimizi deklare ederiz.”

ECZACILARIN AÇIKLAMASI

Bu suçlamaları karşılık İstanbul Eczacı Odası (İTO) da bir açıklama yaparak uyguladıkları yöntem hakkında bilgi verdi.
İTO’nun açıklaması şöyle:
BÖHAK’ın iddiaları gerçeği yansıtmıyor!
Diyaliz reçetelerinin dağıtımında hasta mağduriyetini önlemek birinci önceliğimizdir!
01.02.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve Sosyal Güvenlik Kurumu’nun Türk Eczacıları Birliği ile imzaladığı SGK protokolünün 3.7 Maddesi gereğince Protokol ekinde (EK-4) belirtilen reçetelerin dağıtımını 1 Haziran 2012 Cuma gününden itibaren İstanbul Eczacı Odası olarak gerçekleştiriyoruz.
1 Temmuz 2012 tarihinden itibaren ülke çapında elektronik reçeteye geçilmiş bulunmaktadır. Yani artık kağıt reçeteler istisnai durumlar dışında düzenlenmemektedir. Bu işlem hastalarımızın ilaca ulaşma şeklinde ve hızında inanılmaz kolaylıklar sağlamıştır.
İstanbul Eczacı Odası’nda sistemin işleyişini kısaca tarif etmek gerekirse;
Özel diyaliz merkezlerinde tedavi gören hastalarımız, ilaçlarını dışarıdaki eczanelerden aramak ve bulabilmek zahmetine girmeksizin, diyaliz merkezi personeli tarafından elektronik reçete numaraları bir liste halinde odamıza elektronik mail yoluyla iletilmektedir. İstanbul Eczacı Odası’nda ilgili reçeteler, eczacı denetiminde ve kontrolünde olmak üzere eşit ve sıralı dağıtım kapsamında eczanelere okunmakta ve eczaneler reçetedeki ilaçları depo vasıtasıyla odamıza üzerlerinde hasta adı yazılı olarak göndermektedirler.
Daha sonra diyaliz merkezleri yine odamızda görevli bir eczacı denetiminde soğuk zincir yolu ile reçete muhteviyatını teslim alarak kendi diyaliz merkezlerinde tedavi gören hastalarında kullanmaktadırlar.
Hastanelerde tedavi gören periton diyaliz hastalarımız ise, telefon yolu ile elektronik reçete numaralarını odamıza iletmek suretiyle, zahmetsiz bir şekilde ve yorulmadan yine ilaçlarını eczane-depo kanalı ile adreslerinde teslim almaktadırlar.
Bütün bunların dışında, hastalarımız eğer isterlerse, ilaçlarını kendi diledikleri eczaneden özgürce alabilmektedirler. Ayrıca İstanbul Eczacı Odası özellikle yaşlı ve özürlü hastalarımız için Şubat 2013 tarihinden itibaren Komşu Eczane uygulamasını başlatmış ve gerekli duyuruları internet sayfası üzerinden ayrıntılarıyla paylaşmıştır.
Odamız reçete dağıtım sisteminin işleyişinde diyaliz hastalarımızın mağduriyetini önlemek için azami çaba göstermektedir. İstanbul Eczacı Odası personeli zaman zaman diyaliz hastalarımıza ilaçlarını, hasta memnuniyeti ilkesini temel kural edinerek bizzat servis etmektedir.
Sıralı dağıtım sistemi en başta hasta mağduriyetini, yolsuzluğu, haksız kazancı, etik bozulmayı, eczaneler arası gelir uçurumunu engellemeye yönelik bir uygulamadır.
Ayrıca bilinmelidir ki bu Protokol’ün işleyişi ve devamı, iddia edildiği gibi Türk Eczacıları Birliği’nin “rant”ı uğruna değil, bu hastalarımıza yazılan reçetelerden rant sağlamak için işbirliği içine giren kısıtlı sayıda eczane-firma-kişinin kamuyu zarara uğratmasını engellemeye yöneliktir.
Hal böyle iken;
Böbrek Hasta Haklarını Koruma ve Sosyal Yardımlaşma Derneği (BÖHAK) tarafından yapılan basın açıklamasında dile getirilen iddialar, yukarıda işleyişi ayrıntılarıyla açıkladığımız üzere, gerçekle bağdaşmamakta ve tarafımızca art niyetli olarak değerlendirilmektedir.”

Kaynak ulaşmak için tıklayın....