*
Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Gönderen Konu: Aydın'da Diyaliz Tedavisi Gören Hasta Sayısı 700-900 Arasında  (Okunma sayısı 1389 defa)

Çevrimdışı melleseferi

  • öMeR
  • Administrator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 20677
  • SiTe YöNeTiCiSi
    • MeLLeSeFeRi.com


Aydın'da Diyaliz Tedavisi Gören Hasta Sayısı 700-900 Arasında

Aydın Tabip Odası'nda 14 Mart Dünya Böbrek Günü nedeniyle bir basın toplantısı düzenlendi.

Aydın Tabip Odası'nda 14 Mart Dünya Böbrek Günü nedeniyle bir basın toplantısı düzenlendi.

Toplantıda açıklama yapan Adnan Menderes Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Nefroloji Bilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Yavuz Yeniçerioğlu, Aydın'da 700 ila 900 arasında diyaliz tedavisi gören böbrek hastası olduğunu belirtti.

2006 yılından bu yana, her yıl mart ayının ikinci

perşembe gününün 6 kıtada ve 100'den fazla ülkede "Dünya Böbrek Günü" olarak kutlandığını ifade eden Prof. Dr. Yeniçerioğlu,

"Kampanya kapsamında böbreklerin önemi, böbrek hastalıkları için risk faktörleri, böbrek hastalıklarının erken tanı ve tedavisi konularına odaklanmış toplantı ve programlar düzenlenmektedir. Bu etkinliklerin amacı tüm dünyada giderek sıklaşan böbrek hastalıkları konusunda toplumun farkındalığını artırmaktır. Kronik böbrek hastalığının, dünyada olduğu gibi ülkemizde de önemli bir halk sağlığı sorunudur. Türk Nefroloji Derneği tarafından yapılmış kapsamlı bir çalışmaya göre, ülkemizde her 6-7 erişkinden birinde erken evreleri de kapsayan kronik böbrek hastalığı bulunduğu saptanmıştır. Yine Dernek verilerimize göre son dönem böbrek yetmezliği nedeniyle diyaliz tedavileri veya böbrek nakli ile izlenen hastaların toplam sayısı 50 bini aşmıştır. Aydın'da

da bu sayı 700 ila 900 arasında değişmektedir. Ne yazık ki, böbrek yetmezliği sıklığı yıllar içinde artış göstermektedir. Şeker hastalığı, hipertansiyon, obezite ve sedanter yaşam

bu duruma neden olmaktadır" dedi.

Hipertansiyon, şeker hastalığı, aşırı kilo, sigara içimi ve ailede böbrek hastalıkları varlığının böbrek hastalığı gelişimi için önemli risk faktörlerinden olduğunu ifade eden Yeniçerioğlu, "Böbrek hastalıkları sinsi seyirli olması nedeniyle, genellikle son döneme kadar bulgu vermez. Gece idrara çıkma, kanlı idrar yapma, idrarda köpürme ile hipertansiyon böbrek hastalıklarının ilk bulguları olabilir. İleri evrelerde ise tüm organ sistemleri ile ilgili bulgu ve yakınmalar oluşabilir. Dünya Böbrek Günü'nde her yıl bir ana bir tema üzerinde yoğunlaşılıyor. Bu yılın teması 'Akut böbrek hasarı', sloganı ise, 'Yaşam için böbreklerimiz: Böbreklere saldırıyı durdurun' olarak belirlendi. Böbrek kan akımını azaltan idrar akışın engelleyen (idrar yolları taş hastalığı, prostat büyümesi, çeşitli kanserler vb.) ve direk olarak böbrek dokusuna zarar veren maddeler akut böbrek hasarına neden olabilir. Akut böbrek hasarı olarak tanımlanan bu klinik tablo bazen tümüyle iyileştirilebilirken, bazen de ne yazık ki son dönem böbrek yetmezliğine kadar ilerleyebilir. Böbreklerimizi neyin bozduğunu bilirsek böbrek sağlığımızı korumak da o kadar kolay olacaktır" şeklinde konuştu.

"GÜNLÜK TUZ İHTİYACI 5-6 GRAM"

Böbrek hastalıklarına neden olan etkenler ve dikkat edilmesi gereken durumlardan da söz eden Yeniçerçioğlu, şu uyarılarda bulundu:

"Kronik böbrek hastalığı, kan basıncı ölçümü, idrar tetkiki ve serum kreatinin düzeyi incelemesi gibi basit ve ucuz testlerle erken saptandığında, önlenebilir veya ilerlemesi geciktirilebilir. Kan basıncınızı ve kan şekerinizi düzenli aralıklarla ölçtürün. Hava koşullarına göre değişmekle beraber, günlük olarak 1,5-2 litre su için. Az su içmek kadar, çok su içmenin de zararlı etkileri olabileceğini unutmayın. Fazla tuz tüketilmesi hipertansiyona, hipertansiyonda böbrek hasarına neden olmaktadır. Türk Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıkları Derneğinin verilerine göre Türk halkı günde yaklaşık olarak 18 gram tuz tüketmektedir. Buna karşın vücudumuzun günlük ihtiyacı yaklaşık olarak 5-6 gramdır. Aşırı tuz içeren ev salçası, turşu, salamura gibi kaçınılması ve beslenme alışkanlıklarımız gözden geçirilmesi böbrek sağlığımızın korunmasına olumlu katkıda bulunacaktır. Düzenli egzersiz yapılması kan basıncını düzenler. Ayrıca dengeli beslenme ve düzenli egzersiz ile fazla kilolardan kaçınılması böbreklerden protein kaybı gelişimini de engelleyecektir. Sigara içimi kan basıncında yükselmelere neden olur ve böbrek hasarı sürecini hızlandırır. Bu yüzden özellikle kronik böbrek hastalığı olanlar sigaradan uzak durmalıdır. Kan basıncı kontrolü ve şeker hastalarında sıkı kan şekeri kontrolü böbrek hastalığı gelişim riskini azaltacaktır" - AYDIN haberler.com